"İstanbul'un deprem yönetmeliğine uygun inşaası önem taşıyor"
17 Ağustos depreminden sonra otoyol, köprü, viyadük, okullarda ciddi iyileştirme çalışmaları yapıldığını, hastaneler ve tarihi binaların güçlendirilip, stratejik noktaların elden geçirildiğini vurgulayan Özener, “Ancak bu, önümüzdeki depreme yüzde 100 hazırız anlamına gelmiyor. Katedecek yolumuz var. İstanbul’da yapıların yeni deprem yönetmeliğine uygun şekilde inşaası büyük önem taşıyor” diye konuştu.
Yapı-zemin ilişkisi
Prof. Dr. Özener, tespit ve uyarılarını şöyle sıraladı:
“Kentsel dönüşümde İstanbul’un bir bütün halinde ele alınması, belli bölgelerde transfer alanları yaratılarak dönüşümün gerçekleştirilmesi doğru olacaktır. Fay hattına uzaklığınız, binanızın oturduğu zeminin özellikleri, yapınızın özellikleri, yapı-zemin ilişkisi depremden etkilenme oranınızı belirliyor. Salt olarak, ‘Benim evim faya çok uzak, ben çok güvendeyim’ veya ‘Evim fayın oldukça yakınında, ondan dolayı çok büyük risk altındayım’ demek çok gerçekçi olmayacaktır. İstanbul için şansımız, fay hattının şehrin içinden geçmemesi. Gölcük ve İzmit’in içinden geçen fay, megakente 8-15 kilometre mesafede yer alıyor.”
YORUMLAR