İzmir'in Gökdelenleri: Yükselen Şehir, Yükselen Sorular
Murat TAŞLİÇAY

Murat TAŞLİÇAY

İzmir'in Gökdelenleri: Yükselen Şehir, Yükselen Sorular

22 Mayıs 2025 - 07:50

Son yıllarda İzmir’in siluetinde fark edilir bir değişim yaşanıyor. Körfez boyunca yükselen gökdelenler, şehri sadece fiziksel olarak değil, sosyolojik ve kültürel olarak da dönüştürüyor. Bayraklı’dan başlayan bu yükseliş, şimdi Karşıyaka’ya, Bornova’ya ve hatta Gaziemir’e kadar uzanıyor. Peki, İzmir’in bu yeni yüzü ne anlatıyor bize?

İzmir uzun yıllar boyunca yatay büyümeyi tercih eden, "göz göze gelinen" bir kentti. Ne var ki artan nüfus, ekonomik dinamizm ve yatırım baskısıyla birlikte göğe uzanan yapılar kaçınılmaz hale geldi. Özellikle Bayraklı’da kurulan yeni kent merkezi, İzmir’in klasik mimarisinden oldukça farklı. Folkart Towers, Mahall, Mistral gibi projeler birer simge haline geldi. Artık İzmir’e kuşbakışı bakıldığında bu dev yapılar, geçmişin saat kulelerini gölgede bırakıyor.

Bu yükselişin ekonomik gerekçeleri elbette anlaşılır. Arsa sıkıntısı, prestijli ofis alanlarına olan talep ve yatırımcının kar hırsı. Ancak işin bir de ruhu var. Gökdelenler, sadece betonarme yığınlar değil; şehirle kurduğumuz ilişkinin bir yansıması. İzmir gibi tarihsel kimliği olan, insan ölçeğinde yaşamaya alışkın bir kent için bu hızlı dönüşüm, kimlik tartışmalarını da beraberinde getiriyor.

 temsili resim 

Bir diğer mesele de kentsel adalet. Gökdelenler bir yandan yükselirken, öte yanda Kadifekale’nin eteklerinde çarpık yapılaşma devam ediyor. Lüks kulelerle gecekondu mahallelerinin iç içe geçmesi, gelir uçurumunun fiziksel bir temsili haline geldi. Bu durum, şehrin geleceği hakkında önemli soruları gündeme getiriyor: İzmir büyürken kimleri yanında taşıyor, kimleri geride bırakıyor?

Elbette her değişim bir fırsattır. Gökdelenler, doğru planlanır ve kent dokusuyla uyumlu hale getirilirse, modern İzmir’in vitrini olabilir. Ancak mesele sadece yükseklik değil; o yüksekliğin içinde kimin, nasıl yaşadığıdır.

İzmir yükseliyor. Ama ne kadar yukarı çıkarsak çıkalım, ayağımızın bastığı zemini, geçmişimizi ve kent kültürümüzü unutmamamız gerek. 
-

YORUMLAR

  • 0 Yorum