Bir Çığlığın Gölgesinde Büyüyen Sessizlik
Prof. Dr. Kürşat Şahin YILDIRIMER

Prof. Dr. Kürşat Şahin YILDIRIMER

Bir Çığlığın Gölgesinde Büyüyen Sessizlik

22 Mayıs 2025 - 07:32

Toplumlar, sadece nüfus sayıları ya da ekonomik göstergelerle ölçülmez. Bir toplumun sağlığı; sokaklarında yankılanan kahkahalarda, okul bahçelerinde koşan çocuklarda, evlerine umutla dönen işçilerde, gençlerinin hayallerinde ve yaşlılarının duasında gizlidir. Fakat artık bu sesler azalıyor, yerini sessiz çığlıklar alıyor.

Sosyolojik açıdan baktığımızda, bireyin toplumla kurduğu bağın zayıfladığı her anda, yalnızlık yayılır; toplumsal dayanışma, bireysel kaygılar karşısında yavaş yavaş erir. Eskiden mahallenin yaşlısı çocuğa sahip çıkardı, şimdi sokaktaki çocuğa bakan gözler bile yok. Komşuluk yerini güvenlik kameralarına, sohbet yerini soğuk duvarlara bıraktı. 

Modernleşme, bireyi özgürleştirirken, toplumu birbirinden uzaklaştırdı.

Psikolojik boyutta ise, bu kopuşun yarattığı duygusal yoksunluk her geçen gün daha da derinleşiyor. Depresyon, kaygı bozuklukları, öfke patlamaları… Bunların hepsi yalnızca bireysel değil; toplumsal bir çöküşün dışavurumudur. İnsan, sevgi görmediği yerde savunmaya geçer; anlaşılmadığı yerde öfkelenir; değer görmediği yerde ya susar ya da bağırır. 

Bugün sustuğumuz kadar da bağırıyoruz aslında.

Medya, her gün bir başka kadına uygulanan şiddeti, bir başka gencin sokakta son bulan hikâyesini haber yapıyor. Ama bir sonraki gün, aynı şey bir başka isimle yeniden yaşanıyor. Çünkü biz, sadece sonuçlarla ilgileniyoruz; sebeplerle değil. Oysa sorunlar çığ gibi büyürken, köklerine inmeyen hiçbir çözüm kalıcı olamaz.

Eğitimde, ailede, sokakta, iş yerinde – her yerde bir yeniden inşaya ihtiyacımız var. Empatiyle, sabırla, merhametle yeniden başlamaya. Çünkü bir toplum ancak en kırılgan bireyinin sesi duyulduğunda iyileşebilir.

Bugün sessiz kalan çığlık, yarın bizim evimizin duvarlarında yankılanabilir. Bu yüzden duyarsız kalmak değil, duyarlı olmak bir tercihten öte; bir sorumluluktur.

Birlikte İyileşebiliriz

Toplumsal yaralar yalnızca devletten ya da uzmanlardan medet umarak iyileşmez. Her birimiz, bu iyileşme sürecinin aktif bir parçası olabiliriz. Mahallede selam vermekle, bir çocuğun gözlerine bakmakla, susan bir dostun omzuna dokunmakla başlar bu değişim. Empati kurmak, sadece karşımızdakini anlamak değil; onun acısını kendi yüreğimizde hissedebilmektir.

Eğitim sistemimizde psikolojik sağlamlık ve değerler eğitimi yeniden inşa edilmelidir. Medya dili; şiddeti değil çözümü, korkuyu değil umudu beslemelidir. Aileler; otoriteyi değil iletişimi, baskıyı değil sevgiyi öğrenmelidir. Ve bizler; “Bana ne?” demek yerine, “Ben ne yapabilirim?” demeyi öğrenmeliyiz.

Çünkü toplum, yalnızca yapılarla değil; vicdanlı bireylerle ayakta kalır.

Haydi, yeniden başlayalım… Birbirimizi görerek, duyarak, anlayarak. Belki tek başımıza dünyayı değiştiremeyiz, ama bir insanın dünyasını değiştirebiliriz.

Prof. Dr. Kürşat Şahin YILDIRIMER

YORUMLAR

  • 6 Yorum
  • Nedret Keskin
    3 hafta önce
    Sayın hocam bununla ilgili bir televizyon programı yapsak çok önemli bir konu
  • Kürşat ŞAHİN YILDIRIMER
    2 hafta önce
    Yorum için teşekkür ederim. Teklifiniz için teşekkür ederim. Elbette olur yapalım.
  • Ertan Kara
    3 hafta önce
    Prof. Dr. Kürşat Şahin Yıldırımer’in makalesi, modern toplumda artan yalnızlık, zayıflayan toplumsal bağlar ve duygusal yoksunluk gibi sorunları etkileyici bir dille ele alıyor. “Bugün sustuğumuz kadar da bağırıyoruz” sözüyle bu sessiz çöküşe dikkat çeken yazı, her bireyin toplumsal iyileşmeye katkı sunabileceğini vurgulayan bir çağrı niteliği taşıyor. Daha empatik ve duyarlı bir toplum için yeniden düşünmeye davet ediyor. Bu yazı, sadece bir tespit değil; aynı zamanda bir çağrı niteliğinde. Daha duyarlı, daha vicdanlı, daha empatik bir toplum için hepimizin yeniden düşünmeye, yeniden başlamaya ihtiyacı var. Kaleminize ve yüreğinize sağlık.
  • Kürşat Şahin YILDIRIMER
    2 hafta önce
    Sayın Ertan Kara, Değerli ve anlam dolu yorumunuz için gönülden teşekkür ederim. Yazının böyle bir etki uyandırması ve sizde düşünsel bir karşılık bulması benim için büyük bir mutluluk. Desteğiniz ve güzel dilekleriniz için ayrıca teşekkür ederim. Kalemle ve gönülle nice buluşmalarda görüşmek dileğiyle. Prof. Dr. Kürşat Şahin YILDIRIMER
  • Nükte
    3 hafta önce
    Teşekkürler hocam hepimiz ne kadar ne yapabilirsek dogaya insanlara katkimiz olsun.
  • Kürşat Şahin YILDIRIMER
    2 hafta önce
    Yorum ve ilginiz için çok teşekkür ederim